ÇANAKKALE GEÇİLMEZ
18 Mart 2019, Pazartesi

ÇANAKKALE GEÇİLMEZ.

 

18 Mart Çanakkale Zaferinin 104. Yılı kapsamında zaferin anlam ve önemine vurgu yapmak amacıyla Memur-Sen İl Başkanı, Sağlık-Sen Şube Başkanı Recep Akdoğan yapmış olduğu açıklamasında;

“Evet gittiler, bir daha dönmeyeceklerini bildikleri halde gittiler. Sevdiklerini bir daha görememek pahasına vatanı için, milleti için, atası için gittiler. Ve birçoğu bir daha geri dönmedi, dönemedi…

18 Mart 1915 tarihinde yazılmış olan şanlı zaferimizin üzerinden 104 yıl geçmiş bulunmaktadır. Bu zaferi Osmanlı devletinin zaferi olarak görmek yanlış olur. Bu zafer Türk halkının zaferidir.

Bu zafer ki, tarih boyunca yapmış oldukları hainlikler ve kalleşlikler ile nam salmış olan İngilizlere atılmış bir tokattır. Bu savaş Türk insanının asil ruhu ile kendisine medeniyet diyen batıya vermiş olduğu bir derstir.  Öyle ki yaralanan bir Anzak askerini sırtında taşıyarak İngilizlere teslim eden Anadolu’nun temiz ve iyi insanını sırtından vuracak kadar şeref yoksunu olan İngilizler bu savaşı başlatmadaki amaçlarını ortaya koymuşlardır.

Türk halkı yok olma ihtimalinin nasıl bir his olduğu ve düşmanının kılıcını ilk defa boğazında hissettiği an Çanakkale’ye gelen düşmanı öğrendiği andır. Çanakkale’de çıkan savaşı duyan halk, kendi kaderini çizmek için harekete geçmiştir. Kendi çocuklarının saçlarına kına yakarak, vatana kurban olsun diyen anneler, Sarıkamış, Balkan savaşlarında mağlubiyeti tatmış gaziler, geleceğin mühendisleri, doktorları, öğretmenleri ve bilim adamlarının ortak düşüncesi bir milletin kötü kaderini değiştirmek istemesidir.

Bu manevi ruhun bütün askerlere kadar aşılandığının kanıtı Seyit Onbaşı’dır. Kemikleri çatırdayarak 276 kilogramlık top mermisini kaldırırken aklındaki komutanın emrini yerine getirmek değildir. Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK’ün askerlerine “Ben size savaşmayı değil, ölmeyi emrediyorum.” Demesi bu manevi başkaldırışın en üst safhaya ulaştığı andır.  

Bizler Çanakkale de yaşanan o maneviyatı en iyi şekilde geleceğe aktarmayı bir görev olarak görmeliyiz. Sevgili gençler Çanakkale’de yaşanan olayları çok iyi öğrenmelisiniz. Çünkü bu savaşta yaşananlar Anadolu insanının azmini ve asil ruhunu çok iyi anlatmaktadır.

Çanakkale’yi Çanakkale yapan gelenler değil, gelenleri karşılayan asil ruhtur. Çanakkale ruhunu anlamadan Çanakkale’yi anlamak zordur.

-  Çanakkale ruhu, beş dakika sonra şehit düşeceğini bilebile, atacak tek bir mermisi bile kalmamışken süngüsünü takıp siperde bekleyen Mehmetçik ve onun kahraman kumandanlarının, dünyanın en büyük güçlerini dize getirmelerini sağlayan ruhtur.

- Çanakkale ruhu; Yedi Düvel'in saldırısına karşı DUR diyebilenlerin, geçemezsin diyebilenlerin, vatanları uğruna her şeyini geride bırakabilenlerin gösterdiği mücadelenin ruhudur.

- Çanakkale ruhu; türkülere konu olan onbeşlilerin, gencecik liselilerin, öğretmenlerin, Harbiyeliler'in ölüme koşarak gittikleri ruhun adıdır.

- Çanakkale ruhu; Döktüğü mayınlarla, düşman zırhlılarının batmasını sağlayan Nusret Mayın Gemisi ve bu gemideki korkusuz, kahraman vatanseverlerin gösterdiği ruhtur.

- Çanakkale ruhu; metrekareye 600 merminin düştüğü yerde, vatan savunmasının göğüs göğse yapıldığı ruhtur.

- Çanakkale ruhu; Mehmetçiğin, kurşun yağmuru altında, arada kalmış yaralı düşman subayını, sırtlayıp düşman mevziine götürerek, insanlık dersi verdiği ruhun adıdır.

- Çanakkale ruhu; Sebdülbahir'de Yahya Çavuş komutasındaki 63 kişilik bir Takımın 2000 kişilik İngiliz Çıkarma Birliğini akşama kadar çarpışarak durdurduğu, sonrada şahadete erdiği ruhun simgesidir.

- Çanakkale ruhu; Rumeli Mecidiye Tabyasında Koca Seyid'in top vincinin arızalanması üzerine ‘’Ya Allah’’ diyerek 276 kiloluk mermiyi omuzlayıp, namluya verip ateşleyerek adeta, cehennem kusan, ünlü Oceon gemisini batırdığı ruhtur.

- Çanakkale ruhu; askere gönderilirken, anaları tarafından,  parmakları kınalanarak vatan imdadına yetiştirilen, yiğitlerin gösterdiği cesaretin ruhudur.

- Çanakkale ruhu; vatan uğruna 253 bin şehitin verildiği kutsal toprakların ruhudur.

- Çanakkale ruhu; Yarbay Mustafa Kemal'in ‘Ben size savaşmayı değil, ölmeyi emrediyorum…’ cümlesini söylediği ve kahraman askerleriyle sonuna kadar direnişini gösterdiği ruhun adıdır…

-O öyle bir ruhtur ki çelik ve barut; inancın, imanın, azmin karşısında yenik düşmüştür. O öyle bir ruhtur ki ben esir yaşamaktansa özgür ölmeyi yeğlerim diyen insanların ruhudur.

 

Aziz Türk Milleti! Çanakkale’de o günlerde olanlar destansı olaylardır. Bu destanı yazanlar bizim atalarımızdır. Atalarımızın bize bıraktığı emanetleri en iyi şekilde korumak bizim görevimizdir.

Konfederasyonum, Sendikam, Yönetim Kurullarım ve Şahsım adına Çanakkale şehitlerini Mehmet Akif Ersoy’un birkaç mısrasıyla selamlamak istiyorum”.

Vurulup tertemiz alnından, uzanmış yatıyor,

Bir hilâl uğruna, yâ Rab, ne güneşler batıyor!

Ey, bu topraklar için toprağa düşmüş asker!

Gökten ecdâd inerek öpse o pâk alnı değer.

Ne büyüksün ki kanın kurtarıyor tevhidi...

Bedr'in arslanları ancak, bu kadar şanlı idi.

PAYLAŞ :